Kanola Yağı son yıllarda adını sıklıkla duyduğumuz, sağlıklı yaşam adına şifa dolu bir yağ türüdür. Kanola yağı yazımız sayesinde nedir sorunuza yanıt bulacak ve yararları ile zararlarını öğreneceksiniz.
Kanola yağı son zamanlarda sıkça gördüğümüz bir yağdır. Peki bu kanola yağı nedir? Bu yazımızda sizlere kanola yağından bahsedeceğiz.
Kanola yağı, kolza adında bir bitkinin tohumlarının ıslah edilmesi sonucu elde edilir. Kanola yağı, Kanada ülkesinin dünyaya tanıttığı bir yağ çeşidi olması sebebiyle “Canadian oil” veya “low acid” olarak da anılabilir.
Uzun yıllar boyu kanola yağı, makinelerin yağlanması amacıyla kullanılmış bir yağ çeşidi olup, 1950’li yıllarda ise marketlerde görülmeye başlanmıştır.
Kanola yağının elde edildiği kolza bitkisi zehirli bir bitkidir. Hatta bu yönüyle hayvanların dahi uzak durduğu bir bitkidir.
Bu sebeple kullanımı yaygınlaşmış olsa bile hakkında yapılan araştırmalar devam etmektedir. Hayvanlarda yapılan birtakım deneyler sonucunda zararlarına rastlanmıştır. En belirgin zararı kalp hasarlarına sebep olmasıdır. Ayrıca insan ve hayvanlarda anfizem hastalığına sebebiyet vermesi, kansızlık, kabızlık, körlük gibi hastalıklara neden olabileceği öne sürülmüştür. Kanola yağının ortaya atılan bu zararları sebebiyle bazı ülkelerde kullanımı yasaklanmıştır. Yasak olduğu yıllarda (Avrupa ve İngiltere’de 1881-1996 senelerinde) insanlar için kullanılmasa da hayvanlar yemlerinde kolza kullanılmaya devam etmiş ve bu dönemde “deli dana” hastalığı baş göstermiştir.
Kanola yağı hakkında fareler üzerinde de deneyler yapılmış ve bu yağ verildiği sürece farelerde kalp rahatsızlıklarına, böbrek sorunlarına ve böbrek üstü bezlerinde hasarlar gözlemlenmiş. Yağ kullanımı kesildiğinde zararların ortadan kalktığı görülse de verildiği süre boyunca dokularda meydana gelen hasar devam etmiştir. Bunun haricinde bağışıklık sistemlerinde de zayıflık ortaya çıkmıştır.
Kanola yağı yoğun olarak erusik asit içermektedir. Erusik asit, sinir ve kan dolaşım sisteminde hasarlara ve akciğer kanserine sebebiyet verebilmektedir. Bu denli zararlı olmasının bir sebebi de trans yağ olmasıdır. Birçok zararı olan kanola yağının margarinlerde kullanılması daha da büyük hasarlara sebep olabilmektedir.
Bu kadar zararın yanında kanola yağının yararları da bulunmaktadır. Kanola yağının zararlı olmasının temel sebebi zehirli olan kolza bitkisinden kaynaklanmaktadır. Günümüzde satışa sunulan ve gıdalarda kullanılan kanola yağı kolza bitkisinin zararlarından arındırılmış ve bünyesindeki erusik asit oranı %40 oranından %1 e kadar indirilmiştir. Bu oran insan sağlığı açısından tehdit oluşturmamaktadır.
Kanola yağında barınan doymuş yağ oranının oldukça düşük olması diğer bir olumlu yönüdür. Ayçiçek yağında bulunan doymuş yağ %12, zeytinyağındaki doymuş yağ oranı %15 iken kanola yağındaki doymuş yağ oranı %7 dolaylarındadır. Kanola yağının içerdiği doymuş yağ oranının bu derece düşük olması ve barındırdığı omega 3 yağ asitleri sebebiyle sağlık açısından yararlıdır.
Kanola yağının diğer bir tercih sebebi de tekli doymamış yağ oranının yüksek olmasıdır. Tekli doymamış yağ oranı zeytinyağında %73 civarındayken kanola yağında bu oran %63 civarıdır. Neredeyse zeytinyağı kadar tekli yağ asidi içermektedir. Tekli doymamış yağ asitleri vücuttaki kötü kolestrolü (LDD) engeller. Bu sebeple oldukça önemlidir.
Ayrıca kanola yağı ısıya, ayçiçek yağına oranla daha fazla dayanır. Bu sebeple kızartma yaparken kanola yağı daha tercih edilebilir olmaktadır.
Kanola yağını çoğu zaman bilinçli, çoğu zaman ekonomik olması sebebiyle hazır gıdalarda, margarinlerde kullanımı çok sık tercih edildiğinden bilinçsiz olarak tüketmekteyiz. Artık hepimiz biliyoruz ki GDO’lu (genetiğiyle oynanmış gıdalar) ürünler oldukça zararlı. Kanola yağı da elde edilirken bahsettiğimiz üzere kolza bitkisinin genetiği değiştirilmektedir. Bu sebeple kanola yağını kullanırken bu durumu da göz önüne almalısınız. Kısacası hazır, işlenmiş gıdalarla çoğunlukla karşılaştığımız bu yağ ile yemek ve salata yapmaktan kaçınmanızı öneriyoruz. Tabi ki son karar size ait.
Sağlıklı günler dileriz…